Dalgalı derinliklerde çırpınmaktansa,
Gel sığ sularıma ve çık kumsala,
Güneşim yeter sana,
Hem ısın hem aydınlan onunla...
Eski dosttur yanlızlık demiştim dün,
Çıkıp gelir ummadığın anlarda, eline çeşit çeşit kutuyla,
Açmamak gerekir kanıp güzelliğine paketlerin,
Sonra çıkılmaz içinden o yanlız gecelerin...
Yaz günlerinin neşesi, sıcaklığı bulunmaz sonbaharda,
Üşütür bazen ıslatır seni sudan çıkmış balık gibi,
Ona da alışmak lazım küçüğüm yıl dört mevsim,
Ve yazlar elbet tekrar gelir...
İnsanlar çeşit çeşittir bir de
Kimisini seversin öz kardeşin gibi,
Kimisi de ezeli düşmanındır sanki...
Eğer dünyanın kuralı böyleyse olsun varsın,
Biz her zaman önümüze bakalım...
Şiirler yazdım sana kimi uzun kimi kısa,
Birisi de çıkmadı karşıma demedi yanılmışsın oysa,
Hepsi memnundu gittiği yerden,
Demek ki orası güzel ve hoş benden...
...........
Kendimden kopmuş neyleyim...
Acımaz ki benim bedenim....
Elinden olsun son nefesim...
Sen iste senin için ölürüm...
..............
Körüm belki doğuştan belki sonradan,
Ama hissetmek bana armağan yaradandan,
Görmesemde yanılsamda bazen,
İçim hep zengin , hep sevgiyi hisseden...
Sevmekse hayatın anlamı boşa yaşamıyorum demektir,
Var bir sevenim , ben de seviyorum nicedir,
Olmak istiyorum her anında yanında,
Ama biri fısıldıyor kulağımda,
Diyor olamasanda yanında,
Aslında sen onun, o senin kanında ve canında...
Biliyorum bende, bu anlarda söz yetersiz kalır,
Düşünceler dolaşır ve dolaşır,
Dur demeli birisi onlara artık,
Durmazsa ezilmeyi göze almalı yazık,
Onunda çıkmaz o zaman karadenizindeki batık...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder